Sihir Dünyası ~
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Sihir Dünyası ~

http://sihirdunyasi.turkforumpro.com
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Daniel J. Black

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Daniel Jacob Black
IV. Sınıf Slytherin Öğrencisi
IV. Sınıf Slytherin Öğrencisi
Daniel Jacob Black


Erkek Mesaj Sayısı : 51
Yaş : 28
Nerden : İzmir
Rp Sevgilin : Lessie Chloé Mabelle
Yaşın [Rp'de] : 11
Ruh Halin : Daniel J. Black Centil10pl1
Kayıt tarihi : 26/06/08

Daniel J. Black Empty
MesajKonu: Daniel J. Black   Daniel J. Black Icon_minitimeÇarş. Tem. 02, 2008 12:18 am

Ad: Daniel Jacob
Soyad: Black
Bina: Slytherin
Kaçıncı Sınıf Olmak İstiyorsun..??: 5 Very Happy mümkünse tabi...
Rp:

Daniel yorgun bir halde kalktı yataktan. Bütün gece baloda eğlenmişti, ayakta kalmıştı ve tabi terslenmişti. Bunlar da zaten yorulmasına yeterdi. Sabaha doğru battaniyesini yine kafasına kadar çekmiş olmalıydı ki herhalde, çok kötü terlemişti. Hemen kalkıp üzerini değiştirmeliydi ve kendine bir çeki düzen vermeliydi. Aceleyle bavulundan çıkarmış olduğu Hufflepuff cüppesini giydi ve aynı hızla tarağını kaptı, özenle saçlarını taramaya başladı. Dan, aslında saçlarını taramazdı ama bugün gireceği ders İksir Dersi idi ve dersin profesörü de Mrs. Meierbeer idi. Bu yüzden düzenli ve temiz olmalıydı.

Uzun bir çeki düzen vermenin ardından Daniel, sandalyesinin üstünde duran, neredeyse pürüzsüz olan asasını cebine koydu hızla. Tam herhangi bir eksiğinin olup olmadığını düşünürken aklına hiç yanından ayırmadığı, büyüyle büyütülmüş sırt çantası ve meyankökü şekeri geldi. Kahvaltı etmek yerine meyankökü şekeri yemeyi düşünüyordu Daniel ve bunu meyankökü şekeri olmadan asla başaramazdı.
Şekeri hızla yedikten sonra derin bir nefes alarak Hufflepuff yatakhanesinden ayrıldı. Adımlarını attıkça yol uzuyor gibiydi. Ama en sonunda ulaşmıştı. İksir Dersi zindanının kapısı önünde bir duvar gibi duruyordu. Daniel’a anlatılan abartma hikayelerdeki soğukluğunu koruyordu kapı. Bu soğukluk insanın içine işliyordu fakat Daniel çoktan cesaretini toplayıp kapıyı açmıştı. Artık bir an evvel derse başlamak istiyordu.

Daniel henüz yerine geçmişti ki bir anda İksir zindanının ürkütücü kapısı açıldı. İçeri her zamanki gibi hoş görünümlü olan Profesör Meierbeer girdi. Daniel ondan hala Yancy’yi yani Pigme Pofidik’ini almamıştı. Fakat iksir zindanını çekilir hale getiren sayılı şeylerdendi Profesör Meierbeer. Çünkü her şey o kadar soğuktu ki insan iksir dersinden bile tiksiniyordu.


Profesör Meierbeer sınıfa bir göz attıktan sonra masasının başına geçti ve iksir kitabını açtı. Belli ki işleyecekleri konuyu inceliyor ve yapılması gerekenleri kafasında ölçüp değerlendiriyordu. O sırada içeri son öğrenciler de girmişti ve Profesör Meierbeer onlara tebessüm ederek başıyla selam vermişti. Onlar da yerlerine geçince profesör ayağa kalktı ve içi boş olan kazanların arasında dolaşmaya başladı. Bu dolaşma süresince de


"İkinci iksir dersimize hoşgeldiniz. Lafı uzatmayacağım. Bugün sizlere Çıbanlara karşı kullanılan iksiri göstereceğim. Bugün hepiniz deneyeceksiniz" dedi ve tahtaya asasıyla malzemeleri yazdı.

Daniel’da Profesör ile birlikte malzemeleri not defterine not etti. Bunlar çok gerekli gözüküyorlardı Dan’in gözüne. Hepsini özenle eklemesi gerektiğine emindi. Profesör Meierbeer malzemeleri tahtaya yazdıktan sonra


"Tahtada gördüğünüz gibi malzemelerimiz Kurutulmuş ısırgan otu, ezilmiş yılan dili, boynuzlu sümüklü böcekler ve kirpi dikeni. Bunların hepsi malzeme dolabında var. Ordan yararlanabilirsiniz" dedi eliyle zindanın ucundaki dolabı gösterdi.

Daniel birden çok heyecanlandı. Çünkü ilk defa bir profesyonelin gözetimi altında iksir hazırlayacaktı. Profesör aklına çok önemli bir şeyin geldiğini belirten mimiklerle tekrar konuşmaya başladı.

"Kitabınızda iksirin tarifi var. Hadi hepinize kolay gelsin. Ha bu arada unutmadan söyleyeyim kirpi dikenleri kazan ateşten indirilmeden atılırsa kazandan yemyeşil bir asit dumanı yükselir, kazanı eritir, ve yere dökülürse insanların ayakkabılarında delikler açabilir. Dikkatli olun. En ufak bir hata istemiyorum"

Ses tonu çok tatlıydı. İnsanı kesinlikle ürkütmüyor ve soğutmuyordu yapacağı işten. Tekrar masasına doğru ilerledi ve oturunca tekrar öğrencilerini izlemeye koyuldu. Daniel profesörü izlediği için malzeme dolabına en son yönelen olmuştu. Profesör Meierbeer’in yüzünde bir hoşnutluk ifadesi vardı. Belli ki sınıfın halinden gayet memnundu. Fakat henüz, yapılacak iksirleri görmemişti.

Daniel malzeme dolabından tahtada yazılı olan tüm malzemeleri aldı ve hatta doğru alıp almadığını ikinci kez kontrol bile etti. Artık sıra iksiri yapmaya gelmişti. Isırgan otlarını, yüzünü buruşturarak masasının üzerine koydu. Onları özenle ve ince ince kesmesi gerekiyordu. Düşüncesi bile berbattı. Çünkü ellerinin yanacağına emindi. Fakat denemekten zarar gelmezdi, hatta yararı bile olurdu.
Isırgan otlarını eliyle kavradı ve ince ince kesmeye başladı. Sanki salataya konmak üzere kesiliyor gibiydi. Her şey muhteşem gidiyordu ama ısırgan ellerini yakıyordu. En sonunda ısırganların kesilmesi bitmişti. Geriye sadece onları kazana atması kalmıştı. Daniel ısırganları Aritmansi yeteneği ile ölçüp biçti ve yeteri kadarını kazanına attı. Kazanı biraz karıştırdıktan sonra sıradaki malzemeye bir göz attı. Sıradaki malzeme maalesef ezilmiş yılan dili idi. Daniel onu da iyice eliyle kavrayarak bir kez inceledi. Pek iç açıcı görünmüyordu ama iksire konulması gerekenlerin arasındaydı. Dan, ezilmiş yılan dilini kazana atarak ona veda etti. Kepçesiyle yılan dilini biraz dürtükledikten sonra iksirin rengine bir göz attı. İksirden anlamadığı kesindi ama renginin biraz olsun değiştiğine de emindi. Şimdi sırada boynuzlu sümüklüböcekler vardı. Yılan dilinden çok daha iğrençti bu. Ama yine katlanılması gereken bir malzemeydi. Dan, sümüklü böcekleri de sıkıca kavrayarak inceledi ve gözlerini kısıp, dudaklarını büzüştürüp masasına koydu. Onları asla doğramak istemiyordu fakat eğer o doğramazsa böcekler zaten onu mide bulantısından öldüreceklerdi. Böceklerden birini tutup boynuzlarını kesti. Boynuzları hiç düşünmeden kazana attı. Çünkü iksir yaparken hiçbir malzeme gereksiz olmuyordu. Mutlaka bir değeri oluyordu. Zaten kitabının altına da dipnot olarak düşmüştü bunu. Çünkü ablası az da olsa iksirlerden anlıyordu. Boynuzları kazana attıktan sonra sıra sümüklüböcekleri doğramaya gelmişti. Dan, ısırgan otlarında uyguladığı taktiği bunlarda da uygulamaya karar verdi. Sümüklü böcekleri salataya konmak üzere doğranıyormuş gibi doğramaya başladı, özenle ve ince ince doğruyordu. Daniel iksiri hazırlarken yemek yapmakta başarılı olabileceğini düşündü bir an. Çünkü sümüklüböcekleri harika bir biçimde doğruyordu. Bu her ne kadar iç açıcı olmasa da iyi doğruyordu işte. Daniel sümüklü böceklerin doğranma işlemini bitirdikten sonra, doğrarken çıkan sıvıyı kazana boşalttı. Gerçekten sümük gibiydi bu sıvı. O böceklere sümüklüböcek denmesine şaşmamalıydı. Sıvıyı kazana boşalttıktan sonra özenle doğradığı sümüklüböcekleri de kazana attı. İksirin rengi gittikçe değişiyordu. Daha sonra kazana attığı sümüklü böcekleri de dürtükleyerek biraz ezdi Dan. Renk biraz daha değişmişti. Bu iyimiydi kötümüydü biliyordu ama her nedense Dan’i heyecanlandırıyordu.

Neyse ki sümüklüböceklerden kurtulmuştu. Fakat kazanı son bir kez karıştırmamıştı. Ne kadar ve hangi yönde karıştıracağını bilmiyordu ama yine de ablasının not ettiğine göre karıştırmaya başladı. İksir yapmak heyecan vericiydi ama önemli olan doğru yapmaktı. Artık sıra kirpi dikenini eklemeye gelmişti. Dan, neredeyse dikenleri direkt kazana atacaktı ki bir an duraksadı. Çünkü Profesör kazanı önce ateşten almalarını söylemişti. Daniel hemen kazanını ateşten aldı ve elinde duran kirpi dikenini direkt kazana attı. Fakat fark etmemişti ama dikenler eline batmıştı ve eli kanıyordu. Kazana, dikenlerle birlikte kanı da dökülmüş olmalıydı ve bu Dan’in hüsrana uğramasına neden oldu. O kadar çabası boşuna gitmişti. Gerçi belki de iksir zaten yanlıştı ama yanlış bir iksirin üzerine kan eklenmesi de saçmalık olurdu. Daniel ne yapacağını düşünürken Mrs. Meierbeer


"Bu yaptığınız iksirleri küçük şişelerinize doldurup masama bırakın lütfen. İsimlerinizi de ekleyin. İlk deneme için fena sayılmazsınız. Hepinize sihirli günler. Çıkabilirsiniz" dedi ve ''Ayrıca ödevlerinizi panoya asacağım'' diye ekleyerek de sınıftan ayrıldı.

Daniel çaresiz bire biçimde yaptığı iksiri kazanından iksir şişesine boşalttı ve üzerine de ‘Zavallı Ben(Daniel J. Potter : ) ) yazdı. Somurtkan bir yüz ifadesi ile de şişesini Profesörün masasına bıraktı. Bütün ders berbat olmuştu onun için. Sıra masasını toplamaya gelmişti. Asasını cebinden çıkardı ve masaya doğrultarak “Aklapakla!” dedi. Masası anında toplandı. Biraz gülümseyerek ve ayaklarını sürüyerek soğuk iksir zindanından ayrıldı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Eragon James Black
Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörü , Müdür
Karanlık Sanatlara Karşı Savunma Profesörü , Müdür
Eragon James Black


Erkek Mesaj Sayısı : 337
Yaş : 33
Nerden : Cehennemin Dibinden..!!
Rp Sevgilin : Yoq
Yaşın [Rp'de] : 22
Ruh Halin : Daniel J. Black Yuzsuz10ai5
Kayıt tarihi : 23/06/08

Daniel J. Black Empty
MesajKonu: Geri: Daniel J. Black   Daniel J. Black Icon_minitimeÇarş. Tem. 02, 2008 7:41 am

4 Yapılıyor Wink Renk Uyumuna Dikkat et Wink
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://ridiculus.yetkin-forum.com
 
Daniel J. Black
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Daniel Jacob Black
» Black Ailesi
» ~Rosalinda A. Black~
» Rochelle Emilie Black
» Laurencia Dia Black

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Sihir Dünyası ~ ::  Seçim Alanı ::  Seçimler ::  Sınıflara Ayırma-
Buraya geçin: